2 Mart 2012 Cuma







       Olmamış diyenlere şaşkınlıkla bakıyordum. O bütçe... "fragmandaki" o sahneler.. Toplar, tüfekler, mancınıklar vs. vs. 'lere baktığınız zaman "olmamış" gibi bir kelime sarfedebileceğinizi düşünemiyorsunuz gerçekten ama sanırım olmamış...  Söylemek istediğim, "bir 300 Spartalı'yla kıyasladım da olmadı" veya "bunlar nasıl efektler yav böyle" değil. Buyrun, söylemek istediklerim;
       Öncelikle hakkını vermek lazım, o ayrı. Türk sinema tarihinde bu kadar dev bütçeli bir film daha yok. -zaten başta dediğim "olmamış kelimesini düşünemiyorsunuz"un dayanağı bu bütçe.- Gerçekten de büyük bir emek söz konusu. Bu konuda takdire şayan.
       İyi yönünden bakarsak; ilk defa denenen bir tarz olduğu için bir alkışı hakediyor yine de.
Ancak tarafsız bir eleştiri yapacak olursam;
       Tarihimizi bize anlatıyor olması iyi bir şey ama bazı eksikler var. Yanlış anlatıyor, o öyle değildi, o babasına düşman değildi, efendim o zamanın insanları uçkuruna düşkün değildi falan değil bahsettiğim eksikler. Onlar bir kenara dursun, benim bahsettiğim; filmde insanlara duygu yaşatmayı fazla istemekten dolayı ortaya çıkan duygu eksikliği.
        Senaristin neyi ön plana çıkarmak istediğini bilmiyorum tabi ki ama eğer hedefi; insanların milliyetçilik duygularını kabartmaksa bu olmamış işte.
        Eğer tarihi doğru şekilde aksetmekse onda da yanlışlıklar var, daha doğrusu eksikler. Mesela; Osmanlı Ordusu savaş sırasında hücuma geçmeden hemen önce mehter marşı çalarmış, bu bilinen bir gerçek ama filmde yok. Herkes tarafından bilinen hücum sırasında ordunun "allah allah" nidâlarıyla düşmana saldırması. Bu bile yok -ki mahalle arasında kovalamaca oynayan çocukların bile ilk nidâsıdır bu. Savaş sahnelerinde sadece bir kuru gürültü var.
        Ve oyunculuklar...
        Oyuncuların geçmişleri var, yok efendim o şurda okumuş bu burayı bitirmiş biz bilmeyiz. Biz izleyiciyiz ve oynadığı role yakışan ve o rolü iyi kıvırabileni sever ve isteriz. Türkiye'deki oyuncuların esas mizaçlarını bilmediğim için burdan şu olsaydı daha iyi olurdu diye ahkâm kesemeyeceğim tabi ki ama bu oynayanların yerlerine daha iyileri mutlaka bulunabilirdi gibi. Oyunculuk gibi seslendirmenin de önemini hepimiz biliyoruz. Bizans komutanının seslendirmesi ciddi anlamda içler acısı. Tabii ki bazen insanların sesleri tipleriyle uyum göstermeyebiliyor ancak "bu bir film ve seslendirme yapılacaksa bu kesinlikle karaktere uygun bir seslendirme olmalıdır adlı şahsi fikrimi" de burdan sunmak isterim.
         Sonuç olarak; filme benim gibi çok büyük beklentilerle gitmeyin. Sonuç hüsran olur. Belki de yenileri için bir önayak olabilir ama daha 40 fırın ekmek yemek lazım gibi.